HOCALI SOYKIRIMI-2

Yayınlama: 02.03.2019
Düzenleme: 24.11.2022 12:43
A+
A-

Savaşan taraflar birbirlerini bertaraf  etmek için öldürür. Savaşların mantığı karşı tarafı öldürerek etkisiz hale getirmektir. Yaşlılar, çocuklar, kadınlar veya eli silah tutmayan kişiler öldürülmez. Savaşta sadece elinde silah olan, savaşan kişiler arasında çatışma olur. Bunlar evrensel kurallardır. Vahşileşen ve barbarlaşan Ermeniler  evrensel hak ve hukuku çiğneyerek yakaladıkları masum ve silahsız sivillerin canlarını işkence ederek aldılar. Savunmasız sivilleri jiletlerle, baltalarla, uzuvlarını keserek, işkence ederek, yakarak, katlettiler. Öldürmekle kalmamış, öldürdükleri bayanların göğüs uçlarını, erkeklerin erkeklik organlarını; kulaklarını, burunlarını kesmişlerdi. Hamile bayanların, karınları deşilmiş, ceninler kazıklara oturtulmuş halde bulundu. Kestikleri insan kafalarını ya top olarak kullandılar ya da kazıklara geçirerek sokak lambası gibi sokakların iki yanında sergilediler.

Azerbaycan makamlarının resmi rakamlarına göre 25 ve 26 Şubat 1992 tarihlerinde insanlıktan nasbini almamış Ermeniler, 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azerbaycan Türk’ünü katletmiştir. Vahşi hayvanlar tarafından parçalanan veya toplu mezarlara gömülen kişilerin cesetleri bulunmadığı için katledilenlerin yarısı ancak tespit edilebilmiştir. Bu katliamından kurtulan Azerbaycan  Türk’leri, Dağlık Karabağ’ın Hocalı kentine komşu olan Ağdam’a kaçtılar. Bu katliamdan kurtulan kişilerin dramı hâlâ  devam ederken, 23 yıl geçmesine rağmen Yukarı Dağlık Karabağ hâlâ Ermenistan’ın işgali altındadır.

Hocalı katliamı ve soykırımı ile anlatılacak ve yazılacak çok şey var. Bu katliamı yaşayanları bizzat  tanık olarak dinlemek lazım. İşte o tanıklardan sadece birisi: Gazeteci Daud Kheyriyan. Kendisi Ermeni. “Haçın Hatırı” adlı kitabında gördüklerini ve yaşadıklarını bakın nasıl anlatmış: “Gaflan adı verilen ölülerin yakılmasıyla görevli Ermeni grup, Hocalı’nın bir kilometre batısında bir yere 2 Mart günü 100 Azerbaycan  Türk’ünün ölüsünü getirip yığdı. Son kamyonda 10 yaşında bir kız çocuğu gördüm. Soğuğa, açlığa ve yaralarına rağmen hâlâ yaşıyordu. O sırada Ermeni bir asker onu tuttuğu gibi öteki cesetlerin üstüne fırlattı ve tüm cesetleri yaktılar. Yapabileceğim bir şey yoktu. Ben Şuşa’ya döndüm. Onlar Haç’ın hatırı için savaşa devam ettiler.”

İnsan Hakları İzleme Örgütü de olayı katliam olarak nitelendirdi. Azerbaycan Parlamentosu 1994’te Hocalı’da yaşanan katliamı “soykırım” olarak kabul etti. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi üyeleri Arnavutluk, Azerbaycan, Birleşik Krallık ve Türkiye’nin yanında Bulgaristan, Lüksemburg, Makedonya, Norveç tarafından yayımlanan 324 nolu Avrupa Konseyi bildirgesinde “Ermeniler tüm Hocalıları (Azerbaycan ve Ahıska Türk’lerini) katlettiler ve tüm şehri harap ettiler.” ifadesine yer verildi. Velhasıl Ermeni 77 yıl önce ne ise hâlâ aynı.Müslüman Türk’e her yerde ve her zaman düşman.Başta bu soykırımda katledilen 613 soydaşımız olmak üzere tüm şehitlerimize Tanrı’dan rahmet diliyorum.Tanrı  bizleri soykırımcı ermenilerin ve tüm Türk düşmanlarının şerlerinden emin eylesin.NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE.

Yazarın Son Yazıları
Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.