Kurtuluş için ya CHP yi kurtaralım, ya da bir yol bulalım!
Değerli arkadaşlar Merhaba…
Siyasi partilerin görevi daha ideal refah bir düzen ve yönetim sunmaktır. Ve teoride sunduklarını pratikte yapmak. Peki ya bizim oy verdiğimiz partiler bunu yapmasa da seçmen hangi psikoloji ile oy veriyor? Ülkemizde seçmenler ilk defa bu kadar gönülsüz bir şekilde diğer siyasi partilerin karşıtlığı üzerine bir siyasi partiye oy veriyor. AKP’ye oy verenler CHP karşıtlığından, CHP ye oy verenlerde AKP ye kaybettirmek için oy veriyorlar. Ana muhalefet ve iktidar, seçmeni tedirginleştirerek oyları iki karşıt partide mevziliyorlar ve bunu da başarı hikayesi olarak sunuyorlar.
AKP, CHP yi dış güç, gayrı milli ilan edip merkez sağ oyları domine ediyor. HDP, bir kısım liberaller, AKP ye oy vermiş ancak kutuplaştırıcı politikadan rahatsız olanlar, AKP ye kaybettirmek için CHP’ye oy verdiler. Diktatör ormanı yakınca ormandan kaçan birbirine benzemezler can havliyle yan yana geldi. Kılıçdaroğlu, Canan Kaftancıoğlu, Ekrem İmamoğlu yandaşları ne yazık ki toplumsal konjonktürü kendi stratejileri olarak yansıtırak büyük başarı kazanmış havasındalar. Görünen o ki şimdiden bir dönem daha koltuklarını garantide sayıyorlar.
Peki gerçek böylemi…..
16 Nisan referandumunda Hayır bloğu ezici bir çoğunlukla büyük şehirleri zaten almıştı. Daha sistem değişmeden seçmen iki kanada ayrılmıştı. 24 haziran seçimlerinde Cumhur ittifakı ve millet ittifakı+HDP oluşmuştu. Muharrem İnce’nin mitinglerinde Türk bayrağı ve HDP bayrakları kimi zaman yan yana dalgalandı. Zaten sistem müsaitti ve toplumsal konjonktür AKP ye kaybettirmek üzere CHP’ yi adres gösterdi. Böyle olunca büyük şehirleri CHP aldı ancak ilçeleri ezici çoğunlukla AKP aldı.
24 haziran genel seçimlerinde millet ittifakı + HDP %46 oy alırken 31 mart yerel seçimlerinde millet ittifakı +HDP’nin oyu %44’e düşüyor.
24 Haziran genel seçimlerinde %42.5 oy alan AKP’nin oyu 31 Mart yerel seçimlerinde %44.33’e yükseliyor. Üstelik AKP kurulduğu günden bu yana yerel seçimlerde genel seçimlerde aldığı oyun 6 ila 7 puan altına düşerken, ilk defa genel seçimden sonra girdiği bir yerel seçimde oyunu artırıyor.
89 seçimlerinde de SHP 66 ilin 56’sını aldı ancak 94 seçimleri hüsran oldu. CHP yanlış tahlil yaparak toplumsal konjoktürün getirdiği oyu kendi hanesine yazıp koltuk garantilemek için kullanırsa 89’u yaşamak olasıdır.
MUHALEFETİN AKP’YE BENZEMESİ AKP’Yİ AYAKTA TUTUYOR
Sosyolojiyi iyi okursak ülkemizde ilk defa kararsız seçmen bu kadar çok yükseldi ve partilere oy veren seçmenler mutsuz. Kararsız seçmenlerin ezici çoğunluğunu AKP seçmeni oluştururken CHP alternatif olup kararsızları kendi hanesine yazamıyor. İktidarın gitme zamanı geldi ancak muhalefet ömrünü uzatıyor.
AKP kendi gibi düşünmeyenleri dış güç ilan ederken CHP’de partiiçi muhalefeti Saray’ın adamları olmakla suçluyor
AKP’de Erdoğan’ın karşısına rakip çıkamazken CHP de de Kılıçdaroğlu’nun karşısına kimse çıkamıyor. Üstelik Baykal döneminde delegeden %20 imza toplanırken şimdi imza toplama %5’e düşürülmesine rağmen imza bile toplanamadı son kurultayda
AKP de tek adaylı kongreler eleştirilirken CHP de de büyük iller tek adaylı oldu.
Yandaş medya muhalefete yer vermiyor diye eleştiriyoruz ancak Halk TV, Tele 1 KRT vb de de CHP Genel Merkezinin dediğinin dışına çıkılmıyor. Yiyorsa Muharrem İnce veya diğer muhalifleri övsünler yada TV ye çıkarsınlar
Kılıçdaroğlu Ekmeleddin vakasına tıpış tıpış oy vereceksiniz dedi, eleştireni kapının önüne koyarım dedi herkes sus pus.
12 Eylül darbesinin getirdiği siyasi partiler yasası dahi çarşaf liste ve ön seçimleri esas kılarken CHP blok liste ve atamalara devam etti.
Parti programını delenler, soykırım savunuculuğu yapanlar, Atatürkü tartışanlar, Atatürk'e kefere diyenler, ulus devlet çağı bitti, Altı Ok ta fazlalık var, 30’ların 40’ların partisi değiliz, tekke zaviyeler açılmalı, laiklik tehlikede değildir biz yeni CHP’yiz diyenler, ergenekon flaş bellekçileri en üst mevkilere gelip ödüllendirilirken Kılıçdaroğlu’na dokunanlar yandı.
Sonuç: Halk AKP'den bıkmışken seçmen kararsız iken umut olamayan ve ona benzeyen bir CHP. Kurucu felsefeden sapan, kendi doğrularını haykırmayan, vay bize ne derler diyen, ittifaklara bel bağlayan bir CHP. Kendi ideolojisiyle ve öz değerleriyle iktidar olamayacağına inandırılan bir tabakaya dönüşen CHP. AKP den şikayet eden ancak aynılaşan anti demokratikleşen, canı yanan öz evlatlarını eleştirdi diye sarayın adamı olmakla suçlayan bir CHP. Halk iktidardan bıkmış ancak muhalefete de güvenmiyor. Muhalefet ise sağ politikalar sağdan oy getirir havasında. Halbusaki CHP merdiven altında sendikasız çalışan türbanlı bacımızın ve Amerikan karşıtı dindar amcanın oyunu daha anti emperyalist daha antikapitalist politikalarla alabilir. Emek eksenli politikalar tüm seçmene hitap eder.
KURUCU FELSEFEYE DÖNEN CHP CUMHURİYETİ YENİDEN KURTARACAKTIR
Kurtuluş Reçetesi: Cumhuriyeti yine cumhuriyeti kuran parti kurtaracaktır. Atatürk’ün ölümüyle birlikte rayından çıkan ülkemiz gibi rayından çıkan kurucu felsefesinden sapan CHP’yi yeniden devrimci demokrat ayarlarına döndürürsek ülke kurtulur. CHP kurulursa Türkiye kurtulur.
Ya CHP yi kurucu ayarlarına döndürüp CHP yi kurtaracağız, ya da olmuyorsa CHP kurucu ilkelerine uygun bir partiyle yeni bir yola çıkacağız….
YORUMLAR